Duygudurum kavramı, kişinin belirli bir süre içerisinde endişeli, öfkeli, neşeli, taşkın veya çökkün gibi çeşitli ruhsal durumlar içerisinde olmasını tanımlar. Günlük yaşamda karşılaşılan olaylara bağlı olarak bu duygular arasında geçişler olması gayet doğaldır. Tariflenen bu duygular arasındaki geçişlerin uzun süreli olması, kişide anormal davranışlara eğilimi arttırması veya günlük aktiviteleri kısıtlayıcı düzeye ulaşması halinde duygudurum bozukluğunun varlığından söz edilebilir.
Duygudurum bozuklukları Hipokrat’tan itibaren bilinmekle birlikte Amerikan Psikiyatri Birliği’nin en son yayınladığı Akıl Hastalıklarının İstatistiksel ve Tanısal Kılavuzu’na göre bu hususta 4 ana tipte bozukluk tariflenmiştir. Depresyon bozuklukları, distimik bozukluk, bipolar bozukluk ve siklotimik bozukluk olarak adlandırılan rahatsızlıklar, bu kılavuz (DSM-V) içerisinde yer alan duygudurum rahatsızlıklarını oluşturur.
Bipolar Bozukluk Nedir?
Bipolar kelime anlamı olarak “iki uçlu” demektir. Rahatsızlığın adında geçen bu iki uç, depresyon ve mani olarak ifade edilen duygudurumları tanımlar. Uzun süreli şekilde bu iki uç duygu arasında geçişlerin olduğu bipolar bozukluk, dünya genelinde iş gücü kaybına neden olan zihin hastalıklarının başında gelir.
Bu rahatsızlığın ortaya çıkışında; genetik özellikler, beynin anatomik yapısı ve çeşitli kimyasal dengesizlikler rol oynayabilir. Genetik geçişe dair istatistiksel çalışmaların sonucu anne ya da babada bu rahatsızlığın varlığı durumunda çocuklarında da yaklaşık olarak dörtte bir ihtimalle bu hastalığın gelişeceğini gösterir.
Bipolar bozukluğun oluşmasında genetik faktörler kadar psikososyal kişisel ve çevresel faktörler de önem arz eder. Kuvvetli stres etkenleri kişide beynin kimyasını etkileyerek hastalığın ortaya çıkmasına neden olabilir.
Bipolar Bozukluk Belirtileri Nelerdir?
Duygudurumun iki uç arasında değiştiği bu rahatsızlıkta kişinin mani ya da depresyon ruh hali içerisinde bulunmasına göre neredeyse birbirine tamamen zıt belirtiler meydana gelir.
Manik Atak İçerisinde Bulunan Kişilerde Meydana Gelen Belirtiler
Manik ruh hali içerisinde bulunan kişi aşırı heyecanlı bir görünüme sahiptir. Bu heyecanları genel görünümlerinde ve davranışlarında kolayca fark edilebilir. Bu dönem içerisindeki bireyler kıyafet seçimlerini canlı ve dikkat çekici renklerden yana kullanırlar. Kişilerde yerinde duramayacak derecede anormal bir mutluluk hali (öfori) mevcuttur.
Manik dönemdeki kişiler aşırı konuşkandır ve yüksek ses tonu ile konuşma eğilimindedir. Kişilerde aşırı düzeyde özgüven artışı, kendini ve mal varlığını büyük görme gibi çeşitli kuruntuların varlığı gibi algısal yanlışlıklar, belirtiler arasında yer alabilir.
Manik dönemdeki bipolar bozukluğu hastalarının hafıza gibi bilişsel işlevlerinde bir artış söz konusu olabilir. Düşüncelerinde ise kontrolsüz bir akış söz konusudur ve ilgileri hızla değişebilir. Manik kişiler, dürtülerinin kontrolünü tam olarak sağlayamamaları halinde çevresine tehditkar ve aşağılayıcı davranışlar içerisine girebilirler. Bu belirtilere ek olarak bipolar bozukluğun manik dönemindeki kişilerde sınırlı iç görü nedeniyle muhakeme yeteneklerinde gerileme meydana gelebilir.
Depresif Atak İçerisinde Bulunan Kişilerde Meydana Gelen Belirtiler
Depresif duygudurum döneminde kişilerde sınırlı bir duygulanım vardır veya tamamen çevreye karşı hissiz olarak görülürler. Depresif ataktaki bipolar bozukluğu hastalarının konuşmaları yavaş ve düşük seste olur. Kişilerin algılarında, başarısızlık ve suçluluk gibi negatif temalar yoğun olarak yer alır.
Manik dönemdeki kişilerin aksine depresif atak esnasında bilişsel işlevlerde bir gerileme söz konusu olabilir. Depresif dönemdeki kişilerde özkıyım (intihar) düşüncesi mevcut olabilir. Kişilerin yeterli enerjiyi kendilerinde bulmaları halinde bu düşüncelerini gerçekleştirebilmeleri nedeniyle çevresinin olası intihar düşüncesi konusunda dikkatli olması önerilir.
Bipolar Bozukluk Tedavisi Nasıldır?
Bu rahatsızlığa dair tanı alan bireylerin tedavisi, içerisinde bulunulan duygudurum dönemine göre belirlenir. Hekimin gerekli görmesi halinde kişinin tedavisinin gerçekleştirileceği bir sağlık kuruluşuna yatış kararı gündeme gelebilir.
Rahatsızlığın ve atakların kontrolünün sağlanması amacıyla çeşitli ilaçlara ve psikoterapi yaklaşımlarına başvurulur. Duygudurum düzenleyiciler ve antipsikotik olarak sınıflandırılan ilaçlar hastalığın medikal tedavisinde ilk adımı oluşturur. Bipolar bozukluğun kontrolü amacıyla ilk basamakta başvurulan ilaç lityumdur. Sinir hücrelerinin uyarılmasında rol oynayan sodyum ve sinirler arası bilginin iletiminden sorumlu nörotransmitter adı verilen kimyasalların düzeyinde yaptığı değişikler ile kişinin duygudurumunda dengelenmeyi sağlar. Lityuma ek olarak trigeminal nevralji ve epilepsi gibi sinir sistemini ilgilendiren hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlardan da bipolar bozukluk tedavisinde faydalanılır. İlaç tedavisine ek olarak çeşitli psikoterapi yöntemlerine de başvurulabilir.